

Günbatımını izlemek izin rüzgal güllerinin olduğu Polente tepesine gittik, bulutlar nedeniyle tam kıpkırmızı bir gökyüzü olmasa manzara çok güzeldi.
Akşam yemeği için sahildeki balık restoranlarını deneyebilirsiniz, Vahit'in kardeşinin işlettiği Faik'in yerinde balık ve ada mezelerinden yedik.
Ada Cafe'yi ve yemeklerini ısrarla tavsiye ediyorum; ada böreği,otlu börek, ahtapotlu mücver, zeytinyağlı gelincik, gelincik şerbeti... Biz 5 kişi oturduk, bir çok çeşit söyleyip az az hepsinin tadına baktık. Ahtapotlu mücverin tadı damağımda kaldı. Dönüş yolunda bir de Tekirdağ köftesi yedik, 3 günde 1.5 kilo alıp geldim :)
Resim müzesi : 13-18.yy arasına ait tablolar sergileniyor.
Geçen hafta bir akşam yakın arkadaşlarımıza çay içmeye uğradık. Bize heyecanla yeni oyuncaklarını gösterdiler : Susam sokağının sevimli karakteri Elmo çılgın bir oyuncak olarak karşımızdaydı. Ani hareketleri ve sesi nedeniyle çocuklara göre bir oyuncak olup olmadığını bilemiyorum, ama 30-35 yaş grubunun severek izlediğini söyleyebilirim.
Üstteki videodan Elmo'nun marifetlerini izleyebilirsiniz.
Arı filmi'nden yüzümüzde tebessümle haftanın yorgunluğunu üzerimizden atmış, gevşemiş bir şekilde çıktık. Sevimli bir film olduğunu söyleyebilirim. Filmin kahramanı arıyı Cem Yılmaz'ın seslendirmiş, ancak Cem Yılmaz'ın kendi kimliği kesinlikle öne çıkmıyor, hatta bu ses onun mu diye düşündüğüm bile oldu.
Bu haftaki diğer filmimiz ise Şener Şen'in son filmi Kabadayı. Aslında filmi sadece Şener Şen'e mal etmek diğer oyunculara haksızlık olur. Rasim Öztekin, Kenan İmirzalıoğlu ve İsmail Hacıoğlu'nun oyunculukları kesinlikle dikkat çekici. Genç oyuncu İsmail Hacıoğlu'nun şimdiye kadar oynadığı filmleri düşünürsek gelecekte Türkiye'nin önemli oyuncularından olacağını düşünüyorum. Emekli kabadayı Ali Osman'ın bu alemden arkadaşları da özenle seçilmiş, rollerine yakışan tecrübeli oyunculardı. Konu çok ilginç değildi aslında, yine de 3 saat boyunca sıkıldığım bir an bile olmadı.